Ne şiş yansın ne kebap..

Gürkan Güneş

Tüm Yazıları

26.11.2020 20:54
Güncelleme: 26.11.2020 20:54

Bildiğiniz üzere bu söz arada kalınmış durumlarda en az hasarla üstesinden gelinmek için söylenen söz, izlenen yol anlamında kullanılıyor.

Şimdi dönelim şöyle bi geriye, Ağrı tarihi boyunca bu kadar küskünleri kabullenmemiştir herhalde..

Peki ne oldu?

Küsenler, kırılanlar, gönül koyanlar vesaire..

Sizi bilmem ama ben bu olayların üstesinden gelebilecek naçizane bir çözüm biliyorum..

Ağrı'nın huzurunu, birliğini, kardeşliğini bozanları şehirden def etmek ya da terbiye etmek!

Zaten bir elin parmaklarını geçmez bu kişiler..

Şu da bir gerçek ki, bu fitne ve fesatlığı kendine pay edinmiş(ler) ‘ya barış süreci' sonrasında ya da ‘15 Temmuz' sonrasında kullandıkları sosyal medya hesaplarını kapatıp yeni sosyal medya hesapları açmıştır.

Acaba neden?

*****

Kim Bu Zat?

Şimdi size çok üzüldüğüm bir noktayı daha aksetmek istiyorum. Ağrı'nın basın listesine akreditasyon uygulayıp, oturduğu koltuğu kişisel menfaatleri ile kullanan bir zat.

Asıl mesele de şu ki; bu zat, hikayenin başında da anlatılan zat..

Konuyu hatırlayacak olursanız, canlı yayınımız esnasında gerçekleşen bir kongreye herkesin davet edildiği ama bizim neden davet edilmediğimizi ilgili kişilere sormuştuk e hali ile cevapta pek gecikmedi.

Liste.. Liste.. Liste..

Ha bu arada iki tarafı da tutayım derken, tahribata da uğrayabilirsiniz..

******

O göreve yakışmaz..

Liyakati olan herkes verilen görev ve sorumlulukları layiki ile taşıyacağından şüphem yok.

İyi de neden yayın sonrası sabahı ben bu cümle ile uyanıyorum ki..

Demek ki, yola inanarak değil de, ikna edilerek çıkanlar tarafından ikna edilip arattırılmış..

******

Delimize bile sahip çıkamıyoruz..

Bu sözü bir deyim maksadı ile kullandığımı belirtmek isterim..

İlimize gelen yabancılara, insanlarımızı kötülemeye ne kadar meraklıyız..

Vatandaş kalkmış taa Ankara'dan gelmiş, bizim ki kalkmış pofpofluyor e dur be adam artık yeter!