Değerli okurlarım..
Bu kez her sezon başında küstüm oynamıyorum söylemleri, bu yıl alışagelmişin dışında bir söylemle 'Ağrıspor satıldı' paylaşımlarının ardı arkası kesilmedi.
Acaba yine kulübe maddi destek sağlanması için yönetimin çıkmazda olduğunu göstermesinin ifade şekli mi (?) diye düşünür oldum.
Lakin Barış Çoktin adını görünce işin bir hayli ciddi olduğunu anladım.
Bölgesel Amatör Lig'de grubunu şampiyon olarak tamamlayan Doğubayazıtspor 3. Lig için play-off final maçında rakibine yenilerek 3. Lig'in kapısından geri dönmüştü. Rakip 3. Lig'de, temsilcimiz Doğubayazıtspor evine dönecekti. Maç sonunda Barış Çoktin'inin çocuğunu gözyaşları içerisinde gördüm, derinden üzüldüğünü hissettim. O sırada babasına sarılan güzel yürekli çocuk hüngür hüngür ağladı, babası ise üzüntüsünü içine atıp çevresine tebessüm ediyordu.
O esnada Doğubayazıt'ın güçlü kadro ile ligi domine edeceğini ya da 3. Lig'den bir takım satın alacağını yanımda olan dostlarıma sohbet arasında bildirdim.
3. Lig için güçlü kadro kurup 1 sene zaman ve maddi kayıp yerine 3-5 fazlasını verip hali hazırda bir takımı satın almak daha uygun gelmiş.
Fakat gel gör ki o satın alınan takım bizim takımımızmış.
Neden bizim takım diyoruz?
Resmi adı: Ağrı 1970 spor
Logosu; Efsane takımımız Ağrıspor'un sarı-lacivert renkli olanı.
Yani bu kulüp kurulduğunda Başkan ve yönetim kurulu biz bu takımı Ağrı'ya hediye ediyoruz mesajı ile bildiri yayınladı.
Söz ya da yazı ile takım halkın olur mu? Olmaz!
Kulüp, Bölgesel Amatör Lig'deyken, Başkan Mehmet Yıldırım ile görüşmem sonrasında kulübün Basın ve Sosyal Medya işlerini yürüttüm. Deplasmanlara gittik, armamızı ve memleketimizi savunduk, canla başla mücadele ettik. Herkes cebinde ki paranın yüzdesi kadar kulübe katkı verdi. İşini, gücünü ve hatta ailesinden feragat ederek haftasonunu takımla geçirdi.
-30'larda tribünlere taraftarlar akın etti. Ayak parmak uçlarının donmasına aldırış etmeden 'Ağrıspor sen bizim her şeyimizsin' tezahüratları ile her yeri inletiyordu.
Doğu'nun Kaplanları, Barikat 04, Diriliş 04 bölge ve ülkeye taraftar nasıl olunur dersi verdi. Ağrı ilinde ki hiç bir takımı ayırt etmeden bağrına bastı.
Ağrıspor'a ne kadar para yardımı yapıldı, ne kadarı harcandı? Bunlar şimdilik söz konusu değil (!) Herkesin emek verdiği, çocuklarının harçlığı vererek aldığı atkılar, en büyük reklamımız Ağrıspor neden bu hale geldi neden battı?
Ağrıspor'a canlı yayınlarda paralar toplanmadı mı? Ulusal kanalda saatlerce canlı yayın yapılmadı mı? Ağrılı olmayan, Ağrıspor'un varlığından bile bi haber olan iş insanları, Savcı Sayan faktörü ile maddi destekler sağlamadı mı? Tamam futbol piyasasını biliyor ve hakimim bozuk çeşme başlığı gibi sürekli para akar gider. Asırlık kulüplerin sonu da kapıya kilit vurmak oldu.
Bu kadar çıkmaza mı girdik? Satılmadan önce ilin önde gelen isimleri ile istişare edildi mi? Kulüp maddi zarara uğradığında, anahtarı getirip olmuyor, bittik, destek verin denilen kişilere, misal Savcı Sayan'a danışıldı mı? Benim bildiğim Savcı Sayan'ın yüreği bu memleket için ortadadır. Dün ki paylaşımında ki sitem ve haykırışından da bunu anlıyoruz. Evini, arabasını satıp gençleri mağdur etmeyeceğine adım gibi eminim; onlarca örneği gözler önünde.
Yönetilmedi, yönetemediler (!)
Ağrı 1970 Spor'un Başkan Yardımcısı Av. Mustafa Konyar bu sabah saatlerinde Ağrıspor'un neden satıldığını kendi gözlem ve düşünceleri başlığı adı altında 19 madde halinde sıralamış. Okudum, bende kendi gözlem ve düşüncelerimle her madde de ayrı ayrı tebessüm ettim.
Ağrı 1970 Spor yönetim kurulunun son Başkan Yardımcısı ünvanına binaen Mustafa Konyar'ı kulüp neden bu halde geldi konu başlığı ile moderatörlüğünü üstlendiğim canlı yayına davet ediyorum. Çocukluğum ve gençliği tribünde, geri kalan zamanım aktif spor alanında geçti. Güzel yayın olacaktır kanaatindeyim.
Velhasıl kelam 17 yıl aranın ardından profesyonel lige çıkma final maçında Gaziantep'te benimle omuz omuza destek veren herkese selam ederim (!)
Kaybeden Ağrı oldu!
Sevgi ile..
