Barış Karamızrak

Balık Gölünde Neler Oluyor ?

Barış Karamızrak

Hafta sonu Taşlıçay Belediyesi, TÜGVA ve TV04.Net ekibinin ortaklaşa düzenlediği Balık Gölünü tanıtma ve çadır kampı turizm etkinliğine ben de davet edildim. 

 

Özellikle burada TV04 ekibinin burada yer alması çok önemliydi. 

 

Çünkü ilin tanıtımı açısından çok önemli olan medyayı ilimizin değerleri için seferber etmeyi kendine şiar edinmiş yayın ekibi.

 

 

Balık gölüne bu ikinci gidişimdi. 

 

Daha önce ki gidişim günü birlikti. Bu defa 1 gece 2 gün şeklince çadır kampı kurduk. 

 

Burada inanılmaz 2 gün geçirdik. Köy kahvaltısıyla güne başladık. Kahvaltı da Ağrı balı ve yeni üretim yapmaya başlayan fabrikanın Ağrı kaşarıyla kahvaltımızı yaptık. 

 

2 gün boyunca kendimi sanki Batı da deniz kenarında tatil yapıyormuş gibi htim. 

 

Gündüz gölün serin suyunda yüzerek gece de türkülerle ve sohbetlerle geçirdik.

 

Burada herhangi bir güvenlik problemi olmadan güne uyandık. 

 

Ertesi gün Pazar olması dolayısıyla aşırı bir kalabalıkla karşılaştık. 

 

Ağrı'dan ve Iğdır'dan günübirlik hem piknik yapmak hem de yüzmek için gelen misafirleri gördüm. Bazılarıyla konuşma fırsatı da buldum. 

 

Özellikle Iğdır tarafından gelen yol asfalt olduğu için o taraftan daha çok insanların geldiğini gördüm. 

 

Ağrı'dan gelen misafirler ile konuştuğumda ise yolun kötü olmasından dolayı baya dertliydiler.


 

Tabi geçmiş köşe yazımda da dile getirdim buranın acil yol sorunu olduğunu yazdım. 

 

Yani böyle bir değere bugüne kadar sahip çıkılmaması şahsen benim içimi acıtıyor. Orada bulunan köylülerin canını daha da çok acıtıyor dinlediğim kadarıyla. Çünkü 2-3 km ötede Iğdır tarafından gelen yolu Iğdır asfaltlamış ama bizim tarafın yolu çok ama çok kötü.

 

 

Şuan buranın yolunu konuşmak bile bana garip geliyor ve bir Ağrılı olarak bu da bizim ayıbımız diyorum. Çünkü şuan buraya otellerin kurulmasını, spor kamp sahalarının kurulmasını, çadır kampı organizasyonlarını ve dağ evlerinin yapılmasını konuşmalıydık.

 

 

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum balık gölünü maalesef kendi insanımıza tanıtamamışız. 

 

Ağrılıların yarısı burayı görmemiş bile. İshakpaşa sarayı nasıl bir turizm değerimiz ise burası da bizim gözbebeğimiz. Özellikle akademisyen hocalarım paylaştığım fotoğrafları görünce çok beğenmişler ve buraya birlikte gitme noktasında taleplerini ilettiler.

 

Balık gölü konusunda çok düşündüm. Diyorum ki burası neden ihmal edilmiş yıllarca? Nerede eksiklerimiz noksanlıklarımız var? Yani bir Kars olamıyor muyuz, adamlar doğu ekspresini yağlayıp ballayıp müthiş bir turizm potansiyeline dönüştürdüler. Binlerce turist çektiler. Otelleri doldu, lokantaları doldu, esnafı para kazandı ve yeni iş olanakları doğdu. Buraya gidenlere önceden 30 saatlik yol çekeceksin ve dışarı çıkma yok bir vagonun içinde deselerdi herhalde adam bize manyak mıyım gideyim trenle uçak varken derdi eminim.

 

 

 

Peki bunu turizm potansiyeline dönüştürmeleri tesadüfen mi oldu? Hayır bunun altında çok ciddi çalışmalar oldu. Özellikle ünlü youtuberlar, gezginler ve ünlü tanıtım siteleri vasıtasıyla maddi anlamda çok para harcanarak yapıldı. Öyle hiçbir şey göründüğü gibi kendiliğinden oluşmadı.

 

 

Şimdi burada, Taşlıçay Belediye Başkanı İsmet Taşdemir'in hakkını vermek gerekiyor. 

 

Tanıtım noktasında küçük bir ilçenin bütçesiyle müthiş işler yapıyor ve geçen yıldan bu yana bu tanıtımla balık gölüne baya yerli ve yabancı turist çekti. 

 

Yaz ve kış festivalleri yaptı. 

 

Ünlü sanatçılar konser verdi. 

 

Ama gelen herkes yolun yapılması konusunda başkana talepte bulununca başkan üzülüyor.

 

Çünkü yolun yapımı başkanın bütçesini aşıyor. 

 

Geçtiğimiz haftalar da TV04 yayın ekibi gölde yayın yapması ve benim de köşe yazıma taşımamla birlikle yoğun bir şekilde gündeme getirdik. Yeni valimiz Osman Varol'un dikkatini çekmeyi başardı. Sağolsun Valimiz de ayağının tozuyla hemen balık gölüne gidip yerinde inceledi. Başkandan dinlediğim kadarıyla yeni valimizin turizm konusunda ki isteği onu çok mutlu etmiş.

 

 

Fakat Ağrılılar özellikle bu yolun bu yaz bitirilmesini bekliyor. Çünkü pandemi sürecinde batıya tatile gidemeyen hemşerilerimiz balık gölünün yakın olması sebebiyle burada streslerini atmak istiyorlar. Bu konuda yoğun bir istek olduğunu orda konuştuğum hemşerilerimizde de gördüm.

 

 

Geçen yıl haftasonları Ağrı'dan, Adilcevaz'a yığınla hemşehrimiz gidiyormuş. 

 

Halkımızdan dinlediğim kadarıyla, gölün yolu yapılırsa kendi değerimiz varken neden Van'a ya da Adilcevaz'a gidelim ki diyorlar. 

 

Ayrıca Van gölü'nün suyu tuzlu insanı rahatsız edebiliyor. 

 

Ama balık gölünün suyu içilebilir derece de berrak ve tatlı.

 

 

Ayrıca balık gölü konusunda şu tehlikeye de dikkat çekmek istiyorum. Doğubeyazıt'ın içme suyunun yaklaşık yüzde 80'i buradan temin ediliyor. Küresel ısınmanın etkisiyle burada ki gölün suyu yavaş yavaş çekiliyor. Bu konuda da önlem almazsak 20 yıl sonra balık gölü küçücük bir göl haline gelebilir. Yetkililerin bu tehlikenin farkına varıp önlem alması gerekliliğini de ifade etmek istiyorum.

 

Yazıma son verirken hafta sonu bize çok güzel bir evsahipliği yapan ve burası için müthiş bir emek sarf eden, Balık Gölünü Ağrı turizmine kazandırmak için çok fazla emek harcayan Taşlıçay Belediye Başkanı İsmet Taşdemir'e teşekkür ediyorum. 

 

Fakat burada şunu söylemeden de geçemicem biz Ağrılılar başkana ayıp ediyoruz. 

 

Başkana sahip çıkmıyoruz. 

 

Halk olarak yol konusunda elimizden bir şey gelmeyebilir. 

 

Fakat hepimiz sosyal medya kullanıcısıyız. 

 

Buraları  gezerek fotoğraflar paylaşırsak bir kişi 10 kişi getirecektir. 

 

 

Belediye başkanımız Savcı Sayan'ın da Ağrı Dağı projesiyle birlikte buraya da yoğunlaşmasını talep ediyorum. 

 

Sayın vekilimiz Ekrem Çelebi ve Sayın Valimizin yol sorunu konusunu çözmesini istirham ediyorum. 

 

Ayrıca organizasyonun düzenlenmesinde yer alan TÜGVA Başkanı Abdulkadir Toğrul'a ve ekibine,TV04 Genel Yayın Yönetmeni Gürkan Güneş'e ve yayın ekibine de teşekkür ederim.

 

 

Dostça Kalın…

Yazarın Diğer Yazıları