Muhammed Balcı

İl Olabilmenin İhtimalini Sevdik

Muhammed Balcı

İl Olabilmenin İhtimalini Sevdik
Teşekkürler Kürşad Erdoğan

Merhaba, soğuk ve şehirlerarası otobüslerde çocuk olmaktan vazgeçen serhad şehrim...

Bugün sizlere Ağrı Şeker Fabrikası’nın dibe vurmak ile zirveye tırmanmanın amansız mücadelesini anlatmak, bu durumu sizlerle yaşamak için kaleme alıyorum bu satırları...

Temeli 1976 yılında atılan, açılışı 1984 yılında Turgut Özal tarafından yapılan, hatta biraz daha geriye gidersek, 70’li yıllarda Ağrı’da sanayi adına hiçbir kuruluş bulunmayan o dönemde, Ağrılı iş insanlarının, esnafların, muhtarların, oda ve siyasi parti temsilcilerinin bir araya gelerek oluşturdukları heyetle, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel ve Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan ile görüşüp bir şeker fabrikası sözü aldıklarını biliyor muydunuz? İşte Ağrı Şeker Fabrikası’nın hikâyesi böyle başladı...

Geçmişte ilimiz için taş üstüne taş koyan ve ebedi hayata göçen herkesi rahmetle anıyor, ruhları şad olsun diyerek başlamak istiyorum satırlarıma.

Evet sevgili Ağrılılar, yaklaşık yarım asırlık geçmişi olan Şeker Fabrikamızın iş üretme, istihdam yaratma, katma değer ortaya koymaktan çok, hep sansasyonel olaylarla anıldığını duyuyorduk.

İşe gitmeyenler, bankamatik çalışanları, üretim için verilen kotaların dolmayışı, fabrika içerisinde belirli güruhların edindiği rant düzeni...
Zalim sesler, suskun mazlumlar...
Yani, bizler için tam anlamıyla bir hayal kırıklığıydı.

Derken, bir gün, bir haziran sıcaklığında, sessiz sedasız bir şekilde Ağrı Şeker Fabrikası’na atanan bir ismi duyduk: Kürşad Erdoğan.

İlk başta pek dikkat çekmedi açıkçası. Galiba bunun adı “öğrenilmiş çaresizlikti.”
Fakat zamanla, vatandaşlarımızdan aldığımız geri bildirimler, Kürşad Erdoğan’ın ortaya koyduğu pozitif tavırlar, ilimiz adına umut vericiydi.

Ama bir şey vardı... Bu kadar kısa sürede bu kadar insanın gönlünü nasıl kazanmıştı?

Kendim de tarım ve hayvancılıkla uğraşan bir aileden geldiğim için bu durumu merak ettim ve araştırmaya başladım. Şeker Fabrikası’na pancarlarını götüren insanlarla konuştum ve onlara şu soruyu sordum:
“Kürşad Erdoğan, bu kadar kısa sürede sizlerin gönüllerini fethedecek ve kolektif bir bakış açısı kazanmanıza nasıl etki etmiş olabilir?”

Anlatmaya başladılar...

Müdür Bey göreve başlar başlamaz, zulmü ortadan kaldırmış, adam kayırmacılığı ve rantı bitirmiş. Bu da haliyle insanların güvenini kazanmasına sebep olmuş.

En önemlisi, adaletli olmayı kendine şiar edinmiş.
Belki de ilimizin en büyük özlemini duyduğu bir olguyu başarmıştı.

Fabrika içerisinde park alanları revize edilmiş, yeni araç bölümleri yapılmış. Böylelikle şehir içindeki uzun uzadıya sıralanan, trafiğe sorun çıkaran ve görüntü kirliliği oluşturan durumun önüne geçilmiş.

Tıpkı hastane sistemi gibi, burada da bir randevu sistemi getirilmiş. İnsanların birbirlerinin hakkına girmesinin önü alınmış, daha şeffaf ve yürütülebilir bir sistem inşa edilmiş.

İşin en güzel yanı, halkla işbirliğine açık olmasıydı.
Şeker Fabrikası Müdürü, vatandaşlarımızla birlikte çalışarak hem kaliteli bir hizmet ağı kurmuş hem de ortaya çıkan mahsulün ve başarının ortağı olmayı sağlamış.

Peki, neydi bu başarı?

15'inci sırada bulunan Ağrı Şeker Fabrikası, birinciliğe kadar yükselmiş!

Düşünsenize... Küme düşmeye adayken biri çıkıyor, geliyor ve sizi şampiyon yapıyor...
İşte bu şampiyonun adı: Kürşad Erdoğan.

Tabii, aldığım duyumlara göre, Müdür Bey bu başarıyı sadece kendi şahsına mal etmiyor, bir ekip çalışması olduğunu ve bu başarıyı Ağrılı vatandaşlarımız ile birlikte başardıklarını her fırsatta dile getiriyormuş.

İşte büyüklük burada başlıyor!

Bizler de Ağrı Kültür Eğitim Turizm Gençlik Derneği ve Aket Genç Kalemler olarak kendisine teşekkür ederiz.

Demek ki istenilince oluyormuş!
Kürşad Erdoğan, yaptığı çalışmalar ve elde ettiği başarıyla bize bunun mümkün olduğunu göstererek adeta bir emsal konumuna geçmiştir.

Bir başka deyişle, Ağrı arşivine ve Ağrı tarihine adını yazdırmıştır.

Bizim insanımız misafirperver olduğu kadar çalışkandır.
Yeter ki doğru yönlendirme, menfi olmayan duygular ve güven ortamı sağlanabilsin...

Buradan Ağrılı kurum müdürlerimize seslenmek istiyorum:
“Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok!”
Doğru iş yapanları takip etmek yeterli olacaktır.

Şehrimize katma değer katan ve katkıda bulunan herkesin sonuna kadar destekçisi olacağımızı da belirtmek istiyorum.

Unutmayın, başka Ağrı yok!

Hizmetlerin için teşekkürler Kürşad Erdoğan.
Başarılarına yenilerini eklemen dileğiyle...

Bir sonraki yazımızda görüşmek umuduyla...

Kalın sağlıcakla.

Yazarın Diğer Yazıları