Raif Medetoğlu Yazdı. 'İncinme'

Raif Medetoğlu'nun 'İncinme' başlıklı köşe yazısı.

Raif Medetoğlu Yazdı. 'İncinme'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

İNCİNME...

 

Dikkat! 
Nerede son bulacağı belli olmayan hayatımızın en değerli anları başlıyor.
Evet, hamdolsun bir ramazan vaktine daha ulaştırıldık.
Aklımda hep; bir sahur vaktinde uyku ve uyanıklık arası kaşık, tabak, bardak sesleri arasında rahmetli babama ''bir de sen çağır ben kaldıramadım'' diyen o şefkat kahramanı anneciğimin ses tonuyla uykulu uykulu kalkıp sofraya şöyle bir göz attığımda nasıl oluyorsa her seferinde tam da aklımdan geçen mükellef bir sofranın hazırlanıvermiş olduğu vakitler var...
Hele ki o sahur sofrası, anacığımın elleri ile hazırlanmışsa çok daha anlamlı hale geliyordu.

Şimdi bambaşka bir hayatın içinde  çocukluğuma özlemle ve o eski Ramazanların manevî hazzını yaşama çabası ve sevinci ile hoşgeldin ya şehr-i ramazan diyorum...

Ah dostlar! 
İnsan fazlası ile duygusaldır.
Acaba farkında mıyız yaşamın, geleceğin ve her anın kudsiyyetinin...
Kesinlikle yaşadığımız hayat alelacele yaşanacak bir hayat değildir ve olmamalı.
Yaşamanın, nefes alıp vermenin bir anlamı olmalı hele ki şimdiki zamanın asla geri gelmeyeceğini bilmek suretiyle hayata maneviyat ile birlikte derin bir anlam katarak yürümek lazım gelir.
Evet, Ramazanın gelişi ile birlikte tatlı bir heyecan sardı bizi, elimizden kayıveren her saniyenin bir daha gelmeyeceğini düşünerek bu ramazanı kalpleri hüşyar bir şekilde geçirmeyi kabul etmeyi tavsiye ediyorum.

Ramazanın manevi iklimi olsa gerek, bir garip hale düçar oluyor insan ve yaptığı tüm hatalardan dönmek istiyor ve en çokta incitmemek istiyor hiçbir zerreyi ve tabiki incinmemek istiyor insan...
 
Sizce incitmek ve incinmekten hangisi bir insan için daha ağır bir noksanlık?

Nice incitmeler vardır ki onun faili dildir, eldir... Patavatsız düşüncesiz bir insan; düşünmeden karşısındakini incitecek bir söz söyleyebilir.
Adabı muaşeret öğrenmemiş sakar bir kişi farkına varmadan bir kişiye zarar verebilir.
Kalpten bir niyet ve karar olarak incitme arzu edilmese de meydana gelir incitmeler...

Fakat incinme öyle değildir bazen hataen yapıldığı besbelli olan şeylere de incinir kalpler, kolayca affedemez yahut suizan karışır işin içine. 
incitmek, kötü niyetle bile olsa neticede sözlü veya fiili bir zarar verişten ibarettir.
İncinmek ise bir infialdir...
Hadiselerin, fiillerin; yani kaderin mutlak yaratıcısı Allah olunca incinmek rızasızlık olur, teslimiyetsizlik olur, isyan olur, haset olur.

Bir kişi ehli beytten Zeynel Abidin hazretlerine dünya kadar hakaret sayar hazret hiç incinmeden dinler, dinler ve sonunda der ki:
Ne iyi oldu da bunları söyledin ben nefsime ne kadar kötü olduğunu söylüyorum, söylüyorum dinletemiyorum.

Şu inceliğe bakar mısınız tam olarak varılması gereken nokta burası değil midir?

Sözü nihayete erdirmek gerek.
Evet, sevdiklerim çok uzaklarda, çocukluğum daha da uzaklarda..
Bizler dünyayı ihsan ve ikramlar ile birlikte temaşa etmeye devam edelim elbette bu güzelliklere karşılık şükür gerek. 
Hani diyor ya yunus '72 millete aynı gözle bakmayan halka müderris olsa da hakka asidir.'

Bu mübarek ramazanda biraz sevgi, biraz merhamet ve sonsuz anlayışla insanlığımıza sımsıkı sarılalım. 
Vicdani sorumluluklarımız var, onları Allah için infak edelim.

Manevî feyiz ve bereketi ziyade olan bir Ramazan geçirmenizi diliyorum...

WhatsApp İhbar Hattı
0546 426 37 38
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!