• Haberler
  • Eğitim
  • Karne, çocuğun değerini belirleyen bir ölçüt değildir!

Karne, çocuğun değerini belirleyen bir ölçüt değildir!

Psikolog Buse Başakgil, karne döneminde çocukların notlarını kimlikleriyle ilişkilendirmemek gerektiğini vurguluyor.

Psikolog Buse Başakgil: "Karne Notu Çocuğun Kimliğine Ait Bir Özellik Değildir, Yaftalamaktan Kaçının!"

Sömestr tatilinin gelmesiyle birlikte öğrenciler arasında tatil heyecanı artarken, bazı ailelerde karne gerginliği yaşanabiliyor. Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi’nden Psikolog Buse Başakgil, bu dönemde ebeveyn tutumlarının çocukların ruh sağlığı üzerinde belirleyici bir etkisi olduğunu vurguladı. Çocukların karnelerinin, onların kimliklerini belirleyen bir ölçüt olmadığının altını çizen Başakgil, ailelere önemli uyarılarda bulundu.

“Karne Notlarını Kıyaslamayın ve Yaftalamaktan Kaçının”

Psikolog Başakgil, karne döneminin, çocukların özgüvenini desteklemek için bir fırsata dönüştürülebileceğini belirterek şunları söyledi:
"Çocuğunuzun karnesini akranlarının karneleriyle kıyaslamayın. Başka çocukların başarılarına vurgu yapmak veya çocuğunuzu başarısızlıkla suçlamak, kaygı, yetersizlik ve değersizlik duygularına yol açabilir. Bu nedenle, karnedeki olumlu yönleri öncelikle vurgulamak önemlidir. Özgüvenini artıracak şekilde destek olduktan sonra çocuğunuzun kendini ifade etmesine olanak sağlayarak eksiklikleri suçlayıcı bir dilden uzak şekilde değerlendirin."

“Başarısızlık Geçici Bir Durumdur”

Başarısızlığın çocuğun genel değerini belirleyen bir unsur olmadığını belirten Başakgil, karnedeki düşük notların bir kimlik göstergesi gibi algılanmasının çocukta derin travmalara yol açabileceğine dikkat çekti:
"‘Sen tembelsin, yaramazsın, bu gidişle sınıfı geçemezsin’ gibi ifadeler, çocuğun kendini işe yaramaz ve başarısız hissetmesine sebep olur. Bu algı, çocuğun özgüvenini zedeler ve geleceğe yönelik umutsuzluk yaratır. Ailelerin çocuklarını eleştirmek yerine, onların ilgi alanlarını değerlendirerek eksikliklerini gidermelerine destek olması gerekir. Unutulmamalıdır ki, karne yüzünden yaşanan yoğun kaygı ve cezalandırma korkusu, çocukların kendine zarar verme davranışlarına hatta yaşamlarına son verme girişimlerine yol açabilir."

Karne, çocuğun değerini belirleyen bir ölçüt değildir!

“Pahalı Hediyeler Yerine Sembolik Ödüller Seçin”

Karne hediyeleri konusunda da ebeveynlere önerilerde bulunan Başakgil, pahalı hediyelerin çocuğun öğrenme ve gelişme motivasyonunu olumsuz etkileyebileceğini söyledi:
"Hediye seçiminde öncelik daima sözlü ödül olmalı. Daha sonra, çocuğun yaşı ve ihtiyaçlarına uygun sembolik hediyeler tercih edilebilir. Örneğin, bir sinema ya da müze gezisi, basit oyuncaklar veya doğa tatili gibi seçenekler, hem çocuğun gelişimine katkı sağlar hem de motivasyonunu artırır. Ancak bilgisayar, cep telefonu, değerli takılar gibi pahalı hediyeler, çocuklarda ödül odaklı bir motivasyon geliştirebilir. Bu da öğrenme sürecine olumsuz etki edebilir."

“Sürece Odaklanın, Sonuçlara Değil”

Başakgil, ebeveynlerin karne döneminde sık yaptığı hataları şu şekilde sıraladı:

  • Çocuğun karnesindeki düşük notları gördükten sonra, süreci değil sadece sonuçları ele almak.
  • Kötü notlar nedeniyle çocuğun ilgi duyduğu faaliyetlerden mahrum bırakılması.
  • Şefkat ve sevginin, karneye bağlı olarak kesilmesi.

Psikolog Başakgil, bu tür davranışların çocuklarda duygusal kopukluklara ve aileden uzaklaşmaya neden olabileceğini belirterek, “Ebeveynler, çocuklarına başarısızlıklarını telafi etme fırsatı vermeli ve onları yargılayıcı bir dilden uzak şekilde desteklemelidir,” dedi.

Sonuç: Tatili Bir Fırsata Dönüştürün

Psikolog Buse Başakgil, sömestr tatilinin sadece dinlenme değil, aynı zamanda çocukların kendilerini geliştirmesi için bir fırsat olduğunu ifade etti:
"Bu dönem, çocuğun başarısız olduğu derslere yoğunlaşmak ve destekleyici bir tutum sergilemek için önemli bir zamandır. Onlara ilgi ve sevgi göstererek, başarılarının sadece bir karneye bağlı olmadığını hissettirmek, çocuklarınızın özgüven ve motivasyonunu artıracaktır."

TV04 Haber Merkezi
WhatsApp İhbar Hattı
0546 426 37 38
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!

Bakmadan Geçme