Fuat Edem Yazdı. Size bir sır vereyim mi?

Size bir sır vereyim . Ama sakın kimse duymasın…

Saat 14:13'de Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan bir twitterdan bir paylaşımda bulunuyor, paylaşımda salgından dolayı toplanamayan meclisin ilk toplantısında 4 Nisanı Dünya Ağrılılar günü olarak ilan edeceklerini duyuruyor.

Saat 15:23 yani Savcı Sayan'ın paylaşımından 1 saat 10 dakika sonra Astop'un sosyal medya hesaplarında alel acele bir paylaşım yapılıyor. Paylaşımda , ‘plaka kodumuzla özdeşleşen bu güzel gün Ağrılıların olsun' denilip yine alel acele bir logo yapılıp (bu işten hiç anlamayan birinin bile en fazla 3 dakikaya yapacağı bir logo) bu işin daha önce Astop tarafından kararının alındığı, virüs sebebiyle kutlamaların ertelendiği ve sosyal medya üzerinden farkındalık yaratmak için paylaşımlarla kutlanmasının kararlaştırıldığı söyleniyor, ve bunu da bizim yememizi istiyorlar.

Ama öyle olmadı. Her ne kadar bazıları yese de bizler yemedik.

Astop daha önceden böyle bir karar almış olabilir, Astop ve türevlerinin yapısı gereği bu kararlar bir tavsiye, öneri ve eleştiri şeklinde alınır ve ilgili kurumlara iletilir. Zaten bu tür yapıların var oluş amacı bu dur. Konunu mahiyetine göre Valilik, Belediye veyahut bakanlık bu tavsiyeyi değerlendirir ve uygun görürse resmiyete döker sonradan Valilik ve Belediye isterse Astop ve benzeri kurumları uygulama için yetkilendirir. Niye Valilik ve Belediye diye soran olabilir, çünkü bu iki kurum tüm şehrin ve insanların yegane temsilcisidir.

Yapılmak istenen bir doğum günü yada evlilik yıldönümü kutlaması olsaydı belki bu iki kuruma gerek yoktu, ama bir şehrin ve oranın insanlarının günü kutlanacaksa ve böyle bir karar alacaksanız içinde Valilik ve Belediye olmadan olmaz. Sevelim, sevmeyelim sadece Ağrı Belediyesi değil, Patnos,D.Bayazıt,Eleşkirt ve diğerleri olmadan bu iş olmaz tabi eğer bu günün birilerinin değil de tüm Ağrılıların günü olmasını istiyorsanız.

Sağlıkçılarla ilgili bir şey yapmak istiyorsanız içinde sağlıkçı olmadan yapamazsınız yada eğitimcilerle, hukukçular veya işçilerle ilgili. Ağrılılarla ilgilide yapmak istiyorsanız bu işi lokomotifi de tüm belediyelerdir.

Gelelim farkındalık konusuna, şayet Astop'un böyle bir niyeti vardı neden Savcı Sayan Twet atana kadar harekete geçmedi, neden en son twetini 27 Mart'ta atan Astop 4 Nisan saat 15:23'de harekete geçti. Yoksa Saat 15:23'ün bizim bilmediğimiz özel bir anlamımı var. Sizce unutmuş muydular yoksa Valilik ve Belediye Nuh'un kenti Ağrı projesi için uğraşırken birden ortaya atılan 2020 İshakpaşa yılı projesi gibi buda bir karşı operasyon mu? Ne kadar art niyetliyim değil mi, zaten bizler yazıp çizmezsek her şey güllük gülistanlık.

Haa ! Size bir sır vereyim, ama sakın kimse duymasın. Siyaset, bürokrasi ve sivil toplumda ki tüm sorunların sebebi basındır. Yoksa kimsenin ortalığı karıştırıp bir kenara çekildiği yok, hele her dönem bir gücü arkasına alarak topluma baskı ve korku yaymaya çalıştığı hiç yok. Ne varsa şu ortalıkta yazıp çizen iki,üç kişi yok mu işte tüm sorun onlar. Hatta bu birkaç kişiyi Valiye ve Belediye Başkanına da şikayet ettiler. Ah sizler, görünmeyeni gören. Bilinmeyeni, bilen. Duyulmayanı, duyan.

Astop içerisinde başta Başkanı olmak üzere çok değerli insanların olduğunu biliyoruz, tıpkı kuruluşunda olduğu gibi bun dan sonrada Ağrı ve Ağrılılar için çalışmaya devam edeceklerinden hiç şüphemiz yok.

Bana kalırsa 4'üncü ayın (Nisan) tamamının Ağrılıların günü olmalı. 7 ilçe ve İl merkezi dahil hepsinin düşman işgalinden kurtuluşu bu ay içerisinde, bir dizi etkinliğin yanı sıra şehitlerimizi ve atalarımızı da anarız. Zaten 4'üncü ayın 4'ü Malatyalılara tescilliymiş. 4'ünden 30'una Nisan ayı her günüyle Ağrılıların olsun. Naçizane önerim.

Keşke şu salgın dönemlerinde başka işlerle uğraşmazsak, keşke enerjimizi ve beynimizi başka işler için kullansak. Özür dileyerek.

Dostça kalın…

EvdeKalın…